23 Şubat 2011 Çarşamba

Çelişki

Bildiklerim, aslında ezberlediklerimdi.
Ve konuştuğum anlardaydı acizliğim.
Sırıtırdı.
Etrafımda dönen bir dünyaydı hayat…
Bildiklerim, aslında size de ezberletilenlerdi.

Bir isyanı doğurma uğraşındaydı hep ruhum.
-Kendimle bastırılmış, zaferi olmayacak bir isyan…-
Köklerimde, yalakalık denen o zehir…
Hayalim, üzerindeydi fildişi kulelerinin.
Toprağa basarken ayaklarım, sapasağlam…
Küfrettiğim kulelerdekilerdi, olmak istediklerim!

Doğa anadan sebepti hep ezdiğim çiçekler.
Ömrümce yol ayrımlarına yenildim.
Mutsuzluğum, yalnızlığımdı.
Eğreti fikirlerimdeki ’boş’luğa ‘ben’ dedim.
Geleceğim, çirkin olacak bir güzelin elinde…
Küfrettiğim güzellerdi, sevmek istediklerim!

Doğrularım sizin tabularınızdı
Ve tabutlardı görmeye cesaret edemediklerim.
Okul üniformalarımla bambaşka biri edildim!
Boğulmak ne ki?
Onu, tepeden inme emirlerin şehrinde öğrendim.
Körebe oynayan bir çocuk,
Bileklerini kesmek üzere olan bir ateisttim!
Odamda, kitaplarımın yanındaydı at gözlüklerim.
Masum bir zihni kirleten binlerce el…
Küfrettiğim günah dolu ellerdi, sahip olmak istediklerim!

Okuduğum kahramanlardı en çok alay ettiklerim.
Bir parça gerçeğin iliştirildiği hayatımda;
Bulmak istediklerimdi, her zaman bir kenara ittiklerim!
Cilalanmış sözlerimde yitip gitti mana,
Taranmış saçlarımda kayboldu güzelliğim.
Yediğim her lokmada, haram bildiklerim…
Düşlerimde yardım göğü,
Bir nurun üzerime inmesini bekledim.
Oysa;
Küfrettiğim haramlardı, tatmak istediklerim!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder